I- GİRİŞ |
4857
sayılı İş Kanunu’nun 57. maddesi uyarınca, yıllık ücretli iznini kullanan her
işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini ilgili işçinin izine
başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek zorundadır. |
Yargıtay
kararlarında da belirtildiği üzere Anayasal temelli bir dinlenme hakkı olan
yıllık izin hakkının işçinin iş sözleşmesinin devamı sırasında ücrete
dönüşmesi ve bu haktan feragat edilmesi mümkün değildir. |
Bu
makalede yıllık izin ücretine hak kazanma koşulları ve yıllık izin ücretinin
hesaplanmasından bahsedilecektir. |
II-
YASAL MEVZUAT |
4857
sayılı İş Kanunu’nun 57. maddesi uyarınca işveren, yıllık ücretli iznini
kullanan her işçiye, yıllık izin dönemine ilişkin ücretini ilgili işçinin
izine başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek
zorundadır. |
Günlük,
haftalık veya aylık olarak belirli bir ücrete dayanmayıp da akort, komisyon
ücreti, kâra katılma ve yüzde usulü ücret gibi belirli olmayan süre ve tutar
üzerinden ücret alan işçinin izin süresi için verilecek ücret, son bir yıllık
süre içinde kazandığı ücretin fiili olarak çalıştığı günlere bölünmesi
suretiyle bulunacak ortalama üzerinden hesaplanır. |
Ancak,
son bir yıl içinde işçi ücretine zam yapıldığı takdirde, izin ücreti işçinin
izine çıktığı ayın başı ile zammın yapıldığı tarih arasında alınan ücretin
aynı süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır. |
Yüzde
usulünün uygulandığı yerlerde bu ücret, yüzdelerden toplanan para dışında
işveren tarafından ödenir. |
Yıllık ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, ulusal
bayram ve genel tatil ücretleri ayrıca ödenir. |
III-
YILLIK İZİN ÜCRETİNE HAK KAZANMA KOŞULLARI |
İşçinin hak etmiş olduğu yıllık ücretli izinlerinin
kullandığının ispat yükümlülüğü işverendedir. Davacının hak etmiş olduğu
yıllık ücretli izinlerinin tamamının kullandığına ilişkin, yıllık izin kaydı,
izin defteri, ücret hesap pusulası vb. eşdeğer herhangi bir belgeyi işverenin
etmesi gerekmektedir. |
“…Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü
işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin
defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Dosya içeriğine göre
davacının yıllık izinlerini kullandığı işverence kanıtlanamamıştır…” |
İşçinin yıllık izin ücretine hak kazanabilmesi
için iş akdinin sona ermesi gerekmektedir. “… Yıllık izin hakkının
ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin
sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır. …”[1] |
İşçinin
işe iade davası açarak dava sonucu işe başlatılması durumunda, iş ilişkisi
devam ettiğinden izin ücreti istenemez. İşçinin işe başvurusuna rağmen işe
başlatmama halinde izin alacağı bu tarihte muaccel olmaktadır. |
“… İşçinin işe iade davası açması durumunda, izin
ücretinin talep edilip edilemeyeceği davanın sonucuna göre belirlenmelidir.
Gerçekten işçinin dava sonucu işe başlatılması durumunda, önceki fesih
ortadan kalkmış olmakla ve iş ilişkisi devam ettiğinde 4857 sayılı İş
Kanunu’nun 59. maddesi uyarınca izin ücreti istenemez. İşçinin işe
başvurusuna rağmen yasal bir aylık işe başlatma süresi içinde işe alınmaması
halinde ise işe başlatmama anı fesih tarihi olarak kabul edildiğinden, izin
alacağı bu tarihte muaccel olur. …”[2] |
IV-
YILLIK İZİN ÜCRETİNE ESAS ÜCRET VE İZİN ÜCRETİ HESABI |
4857
sayılı İş Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca işyerinde işe başladığı günden
itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan
işçilere yıllık ücretli izin verilir. Yıllık ücretli izin hakkından
vazgeçilemez. |
Niteliklerinden
ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu
Kanun’un yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmaz. |
İşçilere
verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi; |
a) Bir
yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara ondört günden, |
b) Beş
yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara yirmi günden, |
c) Onbeş
yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmialtı günden |
az
olamaz. Ancak 18 ve daha küçük yaştaki işçilerle elli ve daha yukarı yaştaki
işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi günden az olamaz. Yıllık
izin süreleri iş sözleşmeleri ve toplu iş sözleşmeleri ile artırılabilir. |
İzin
ücreti iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte muaccel olmakta, ancak faiz
başlangıcı açısından işverenin ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekmektedir. |
“… Kanun’da, iş sözleşmesinin feshinde ödenmesi
gereken izin ücreti için kesin bir ödeme günü belirlenmiş değildir. Yasa’da,
sözleşmenin feshi anı yıllık ücretli izin hakkının ücrete dönüşmesi, bir
başka anlatımla izin ücretine hak kazanma zamanı olarak kabul edilmiştir. İş
sözleşmesinin feshedildiği tarihte izin ücreti muaccel olur, ancak faiz
başlangıcı açısından işverenin ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekir…”[3] |
Yine
aynı kararda ve birçok Yargıtay kararında belirtildiği üzere akdin feshi
halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret işçinin kendisine veya
hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan
yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da,
iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. |
İzin ücretinin belirlenmesinde; fazla çalışma
karşılığı alınacak ücretler, primler, sosyal yardımlar ve işyerinin devamlı
işçisi olup, normal saatler dışında hazırlama, tamamlama, temizleme işlerinde
çalışan işçilerin bu işler için aldıkları ücretler hesaba katılmaz[4]. |
Yıllık izin ücretine uygulanması gereken faiz
bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz değildir. İzin ücreti için yasal
faiz uygulanması gerekmektedir.“Dairemizce, iş sözleşmesinin feshinde
ödenmesi gereken izin ücreti, geniş anlamda ücret içinde değerlendirilmemiş
ve İş Kanunu’nun 34. maddesinde sözü edilen bankalarca mevduata uygulanan en
yüksek faize karar verilemeyeceği kabul edilmiştir (Yargıtay 9. HD.’nin,
24.10.2008 tarih ve E. 2007/30158, K. 2008/28418 sayılı Kararı). Bu itibarla,
izin ücreti için yasal faiz uygulanmalıdır.”[5] |
Yine
aynı Karar’da ve birçok Yargıtay Kararı’nda belirtildiği üzere sözleşmenin
feshi üzerine ödenmesi gereken izin ücretinden taktiri indirim yapılması
mümkün değildir. |
Örnek: (X) Ltd.Şti.’de 01.01.2006-24.02.2012 tarihleri
arasında 6 yıl 1 ay 24 gün çalışması bulunan ve iş akdinin feshedildiği
24.02.2012 tarihindeki brüt ücreti 1.500 TL olan Bay (A) 6 yıllık kıdemi
karşılığında; 14 yıl x 5 gün = 70 gün ve 1 yıl x 20 gün =20 gün olmak üzere
90 günlük yıllık ücretli izne hak kazanmıştır. Bay (A)’nın 90
günlük izin ücreti hesabı aşağıda yer almaktadır. |
|
Giriş Tarihi | 01.01.2006 |
Çıkış Tarihi | 24.02.2012 |
Kıdemi | 6 |
Kullanılmayan İzin Süresi | 90 |
Aylık Bürüt Ücreti | 1.500,00 TL |
Günlük Bürüt Ücreti | 500,00 TL |
| |
Bürüt Yıllık İizn Ücretti | 4.500,00 TL |
Gelir Vergisi (%15) | 675,00 TL |
Damga Vergisi (%07,59) | 34,16 TL |
Net Yıllık İzin Ücreti | 3.790,85 TL |
|
|
|
|
|
V- SONUÇ |
İşçinin
hak etmiş olduğu yıllık ücretli izinlerinin kullandığının ispat yükümlülüğü
işverendedir. Davacının hak etmiş olduğu yıllık ücretli izinlerinin tamamının
kullandığına ilişkin, yıllık izin kaydı, izin defteri, ücret hesap pusulası
vb. eşdeğer herhangi bir belgeyi işverenin etmesi gerekmektedir. İşçinin
yıllık izin ücretine hak kazanabilmesi için iş akdinin sona ermesi
gerekmektedir. |
İzin
ücreti iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte muaccel olmakta, ancak faiz
başlangıcı açısından işverenin ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekmektedir. |
Akdin
feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret işçinin
kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde
kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle
zamanaşımı da, iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar. |
Yıllık
izin ücretine uygulanması gereken faiz bankalarca mevduata uygulanan en
yüksek faiz değildir. İzin ücreti için yasal faiz uygulanması gerekmektedir. |
|
Yazar: Ekrem TAŞBAŞI |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder