25 Haziran 2013 Salı


Uygulamada Tereddüte Düşülen Sigortalılık Hallerinden Bazıları! 


I- GİRİŞ
Birden fazla sosyal güvenlik kurumları 5502 sayılı Kanun[1] ile tek çatı altına toplandığı gibi 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nu[2] ile de farklı sosyal güvenlik kanunları birleştirilmiştir. Bilindiği üzere bu kanunun dördüncü, beşinci ve altıncı maddelerinde kimlerin sigortalı sayıldığı, kimlerin kısmen sigortalı sayıldığı ve kimlerin ise sigortalı sayılmadığı belirtilmiştir. Ancak kazanılmış hakların korunması adına geçici maddelerle 01.10.2008 tarihi öncesi mülga kanunlardan dolayı sigortalı olanların sigortalılıkları durumlarında değişiklik oluncaya kadar devam ettirilmiştir. Bu anlamda yeni kanunun uygulamaya girmesiyle birlikte sigortalılık açısından tereddüt edilen huşulardan bazılarına özellikle kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi yani Bağ-Kur kapsamında tereddüt edilen sigortalılık durumlarına açıklık getirilmeye çalışılmıştır.
II- TEREDDÜT EDİLEN SİGORTALILIK DURUMLARINDAN BAZILARI
Kimlerin Bağ-Kur kapsamında sigortalı olacağı gerek mülga 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu gerekse de 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda belirtildiğinden bu statüdeki sigortalılık halleri tek tek ele alınmayacaktır. Ancak anonim şirket ortağı olup, yönetim kurulu üyesi olmayanlar 01.10.2008 tarihi öncesi sigortalı sayılmış iken 5510 sayılı Kanun’da sigortalı sayılmamıştır. Mülga Kanun ile yürürlükteki Kanun’un dikkate alınarak bu ve benzeri durumlardaki sigortalılık hallerinin günümüzdeki uygulamasına ait değerlendirilmeler aşağıda açıklanmıştır.
A- ANONİM ŞİRKET ORTAKLARININ SİGORTALILIK DURUMLARI
Mülga 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 24. maddesine göre anonim şirket ortakları BAĞ-KUR kapsamında sigortalı sayılmakta iken 5510 sayılı Kanun’da anonim şirket ortaklarını yönetim kurulu üyeliğine seçildikleri tarihten itibaren 4/1-b kapsamanda sigortalı sayılmışlardır.[3] Ancak 01.10.2008 tarihi öncesi mülga Kanun’a göre kayıt ve tescilleri yapılanlardan Kanun’un yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden itibaren altı ay içesinde yönetim kurulu üyesi olmadığı halde anonim şirket kurucu ortaklığı olarak sigortalılıklarının devam ettirilmesine dair dilekçe verilmiş olması veya en az bir ay anılan kapsamda prim ödemesinin yapılmış olması halinde anonim şirketin kurucu ortağı olarak sigortalılıkları devam ettirilecektir.[4]
Örnek-1: Yönetim kurulu ortaklığı olmayan Anonim şirket ortağının Mülga 1479 sayılı Kanun’a göre 01.01.2005 tarihinde başlatılmış olan sigortalılığı 01.04.2009 tarihine kadar talebinin veya ödemesinin olmaması halinde anılan kapsamda sigortalılığı 01.10.2008 tarihi itibariyle sigortalılığı sonlandırılacaktır.
B- KENDİ İŞYERİNDEN VEYA ORTAĞI OLDUĞU ŞİRKETTEN KANUN’UN 4\1-a BENDİ YANİ SSK KAPSAMINDA SİGORTALI OLANLAR
01.10.2008 tarihi öncesi kendisine ait veya ortağı olduğu işyerinden sanki hizmet akdi varmış gibi Mülga 506 sayılı Sosyal sigortalar Kanunu’na göre sigortalılık bildirilmekte iken, 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihi sonrası ortağı olduğu işyerinden Kanun’un 4\1-a bendi kapsamında sigortalılık söz konusu olmamaktadır. Ancak kendine ait veya ortağı olduğu işyerinden SSK kapsamında sigortalık bildirimi 01.10.2008 tarihinden önce başlamış ve 01.10.2008 tarihi sonrası da aralıksız devam edenlerin anılan kapsamda bildirilen sigortalılıkları ara verene kadar devam etmektedir. Ara verilmesi halinde yeniden ortağı olduğu işyerinden kanunun 4\1-a kapsamında sigortalı olması mümkün değildir.[5]
Örnek-2: Sigortalı A’nın ortağı olduğu işyerinden 01.01.2007 tarihinden itibaren SSK’lı olduğu ve 31.12.2012 tarihi itibariyle ise anılan kapsamda çıkışının yapılması halinde tekrar ortağı olduğu işyerinden kanunun 4\1-a bendi kapsamında bildirimi dikkate alınmayacak olup, ticari faaliyetin devam etmesi halinde 01.01.2013 tarihinden itibaren 4/1-b yani BAĞ-KUR kapsamında sigortalı olacaktır.
C- MESLEK KURULUŞU KAYITLARINA GÖRE SİGORTALI OLANLAR
Bilindiği üzere 5362 sayılı esnaf ve sanatkâr kanunun 7nci maddesi gereği üyelik şartlarının taşınmaması nedeniyle sicil ve oda kayıtları sonlandırılmıştır. Ancak aynı kanunun geçici 3ncü maddesi ile Bağ-Kur Genel Müdürlüğü’nün mülga 2005/7 sayılı Genelgesi gereği 04.10.2000 tarihine kadar vergi mükellefiyeti olmadığı halde kanunla kurulmuş meslek kuruluşları ve esnaf sanatkârlar sicil kayıtlarına göre Mülga 1479 sayılı Kanun kapsamında kayıt ve tescilleri yapılanların sigortalılıkları devam ettirilmiştir. Yine bu kapsamda sigortalılığı başlatılanların 01.10.2008 tarihi sonrası da sigortalılığı devam ettirilecektir. Ancak 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanunu’nun geçici 3. maddesinden faydalanarak sigortalılığı devam ettirmek isteyenler 1995/11 sayılı genel hükümlerine göre sadece vergi kayıtlarına göre sigortalılık isteyemeyeceği gibi, 1995/11 sayılı genel hükümlerinden faydalanarak vergi kayıtlarına göre sigortalılık tespit ettirenler 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanunu’nun geçici 3. maddesinden faydalanamayacaklardır.[6]
04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilleri yapılmayan BAĞ-KUR kapsamındaki sigortalıların meslek kuruluşlarındaki kayıtları dikkate alınmamakta olup, bu tarihten sonra anılan kapsamda kayıt ve tescillerde sigortalıların ticari veya vergiye tabi faaliyetleri dikkate alınmaktadır. Yine 01.10.2008 tarihine kadar kayıt ve tescilleri yapılmayan Bağ-Kur sigortalıların kayıt ve tescil başlangıcı 01.10.2008 tarihi öncesi olmamak üzere ticari veya vergiye tabi faaliyetin başlama tarihi esas alınmaktadır.[7]
D- AYNI ANDA BİRDEN FAZLA SİGORTALILIK HALİNİN BİRLEŞMESİ
Kendi işyerinden olmamak kaydıyla 5510 sayılı Kanun’un 4/1-b bendi kapsamda sigortalılık gerektirecek faaliyeti ile birlikte anılan kişinin hizmet akdiyle bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılması durumunda yani aynı kanunun 4/1-a kapsamında sigortalı olması halinde 4/1-a (SSK) kapsamındaki sigortalılık geçerli olmaktadır. Ancak sigortalılık hallerinin çakışması nedeniyle Kanunun 4/1-a bendi kapsamındaki sigortalılığı esas alınanlar, yazılı talepte bulunmak ve Kanun’un 82nci maddesine göre belirlenen prime esas kazanç alt sınırı ve üst sınırına ilişkin hükümler saklı olmak kaydıyla, esas alınmayan sigortalılık statüsü kapsamında talep tarihinden itibaren prim ödeyebilirler. Bu şekilde ödenen primler; iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan haklar yönünden, Kanun’un 4/1-b bendi kapsamında sigortalılık statüsünde, kısa vadeli sigorta kollarından sağlanan diğer yardımlar ile uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan yardımlar yönünden ise Kanunun 4/1-a bendi kapsamında sigortalılık statüsünde değerlendirilir. Bu fıkra hükümlerine göre ödeme talebinde bulunulduğu halde ait olduğu ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenmeyen primlerin ödenme hakkı düşer. 4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi ile aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendindeki diğer sigortalılık statülerine aynı anda tabi olacak şekilde çalışılması durumunda, (b) bendinin (4) numaralı alt bendi dışındaki diğer sigortalılık durumu dikkate alınır. Anılan uygulama 6111 sayılı kanun ile getirildiğinden 01.03.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere uygulanmaktadır.
Örnek-3: Sigortalı (A) 01.01.2000 tarihinden itibaren (X) Ltd.Şti’nde çalışması nedeniyle anılan firmadan kanunun 4/1-a (SSK) bendi kapsamında sigortalı bildirilmektedir. Bu sigortalının (Y) Ltd.Şti’nde 01.05.2013 tarihinden itibaren ortaklığı başlaması halinde BAĞ-KUR kapsamında sigortası başlatılmayacaktır. Ancak talebi halinde takip eden aybaşından itibaren tescili açılacak olup, bu kapsamda sigortalılık sadece iş kazası ve meslek hastalığı sigortası açısından dikkate alınacaktır.
III- SONUÇ
Yukarıdaki tereddüt edilen sigortalılık hallerine uygulamada sıkça rastlanılmaktadır. Kısaca özetleyecek olursak; vergi veya ticari faaliyeti nedeniyle günümüze kadar kayıt ve tescilleri yapılmayan sigortalıların bu faaliyetleri aralıksız devam etmesi halinde en fazla 01.10.2008 tarihinden itibaren Kanun’un 4/1-b yani Bağ-Kur kapsamında kayıt ve tescilleri yapılabilmektedir. Yine A.Ş’lerin yönetim kurulu üyesi olmayan ortakları 5510 sayılı Yasa’da sigortalı sayılmamışlardır. Ayrıca Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortasında yapılan değişiklik ile kendisine ait veya ortağı olduğu işyeri hariç olmak üzere herhangi bir işyerinden hizmet akdine tabi olarak çalışması halinde Kanun’un 4/1-a yani SSK kapsamında sigortalılığı geçerli olmaktadır. Anılan kişilerin Bağ-Kur kapsamındaki sigortalılık halleri ise sigortalı çalışılmaya başladığı tarihten bir gün önce sonlandırılmaktadır. Ancak 01.10.2008 tarihi öncesi kendisine ait veya ortağı olduğu işyerinden sigortalı olanlar bu kapsamdaki sigortalılığı ara vermediği sürece geçerli olmaktadır.
*    Sosyal Güvenlik Denetmeni 
Yazarlar : 'KEMAL AKYOL'

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder